Behçet Hastalığı
BEHÇET HASTALIĞINDA BAĞIRSAK ETKİLENİR Mİ?
Behçet hastalığı, Dünyada, hastalığı bulan kişi olan, Hulusi Behçet’in adını almış bir hastalıktır. Hulusi Behçet, 1889 yılında İstanbul’da doğmuş ve 1910 yılında Tıp fakültesini bitirmiştir. Sonraki dönemde Dermatoloji (cilt ve zührevi hastalıkları) uzmanı olarak İstanbul, Kırklareli, Edirne, Budapeşte ve Berlin’de çalışmıştır. Sonrasında, 1919 yılında tekrar yurda dönerek çalışmalarını sürdürmüştür. Türk tarihinde profesör unvanı alan ilk kişidir. Birçok hastalık konularında çalışmaları olmakla birlikte, 1937 yılında tanımladığı “Behçet Hastalığı” tüm dünyada O’nun adı ile bilinmektedir.
Behçet Hastalığının, halen kesin nedeni bilinmemektedir. Tanısı en çok 20-40 yaşlarında konulur. En sık ağızda ve cinsel organlarda yaralar, gözde iltihabi değişiklikler ile kendini gösterir. Sonraki yıllarda, diğer araştırmacılar tarafından, sindirim sistemi, kalp damar sistemi, sinir sistemi, iskelet sistemini de etkilediği ortaya konulmuştur.
Hastalık; en çok damar yapılarındaki, kronik iltihabi durum sonucu oluşur. Hastalığa bağlı ölümlerin en sık nedenleri, sinir sistemi, damar sistemi ve bağırsak sistemi tutulumlarıdır. Hastalık tekrarlayan alevlenmeler göstermektedir.
Bağırsak tutulumu olduğunda; karın ağrısı, ishal, kabızlık, bulantı, kanlı veya siyah dışkılama oluşabilir. Sindirim sistemi tutulumu Türkiye’de son derece nadir iken, Japonya gibi uzak doğu ülkelerinde çok daha yüksektir.
Sindirim sistemini etkileyen Behçet hastalığında; ağız ve boğazda yaralar, alt damakta delinme, yemek borusunda ülser, mide veya on iki parmak bağırsağında ülser veya daralma, ince bağırsaklarda ve kalın bağırsaklarda ülser, makat etrafı çatlak veya apse görülebilir. Bağırsak delinmeleri oluşabilir. Bağırsak delinmeleri birden fazla ve tekrarlayıcı olabilir.
Muayene esnasında hastaların hekimin sorularına utanıp sıkılmadan net yanıtlar vermesi, cinsel bölgedeki yaraları gizlememesi önemlidir.
Mide endoskopisinde, yemek borusu, mide, on iki parmak bağırsağındaki ülserler görülebilir. Kolonoskopi esnasında kalın bağırsakta uzunlamasına veya aftöz ülserler, iltihabi görünümler saptanabilir. Ülserlerden biyopsiler alınabilir.
Tedavisinde bir takım ilaçlar kullanılmaktadır. Ayrıca Kortizon ve bağışıklık sistemini baskılayan bazı ilaçlar tedavide kullanılmaktadır.
Cerrahi tedavide, hastalıklı bağırsak bölümü çıkarılır. Cerrahi tedavisi sonrası komplikasyonlar oldukça sıktır. Ayrıca hastalığın tekrarlama oranı da çok düşük değildir.